Breaking News

10 Bilinç Düzeyi ve Yaşamımıza Etkileri

beyin-ögrenme

David R. Hawkins, “Power vs. Force” isimli kitabında 17 bilinç düzeyinden bahseder. Aşağıdan yukarı doğru bilinç düzeyleri şunlardır: Utanç, suçluluk, tepkisizlik/duygusuzluk, üzüntü, korku, arzu, öfke, gurur, cesaret, tarafsızlık, istek, kabulleniş, muhakeme, sevgi/muhabbet, neşe huzur, aydınlanma/irfan…

Zaman zaman bu farklı seviyeler arasında dolaşsak da, herkes için baskın bir “normal” düzey söz konusudur. Şu an bu yazıyı okuduğunuza göre en azından “cesaret” düzeyinde olmalısınız; çünkü daha aşağı bir düzeyde bulunmanız halinde kişisel gelişiminiz adına okuma yapmak için bilinçli bir tercihe ve isteğe sahip olmazdınız.

Bu yazımda, çoğumuzun yer aldığı cesaret-muhakeme seviyeleri arasına ağırlık vererek bu 17 bilinç düzeyine değineceğim. Hawkins düzeyleri logaritmik ölçeğe göre tanımlar; yani en yukarı düzeylerde en aşağı düzeylerde olduğundan çok daha az sayıda kişi vardır. Ve bir düzeyden diğer düzeye adım atmak, hayatımızda büyük değişiklikler anlamına gelir.

ilginc-bilgiler

Utanç: Ölümün bir adım öncesi diyebiliriz. Bu düzeyde kişi intihar tasarısı içindedir. Ya da bir seri katil adayıdır. Kişinin tüm nefretinin kendisine yöneldiğini hayal edin. İşte bu düzeydir en ölümcül olanı.

faydali-bilgiler

Suçluluk: Utancın bir adım yükseğidir ancak intihar düşüncesi hâlâ varlığını korur. Kişi kendini bir günahkar olarak görür, eski suç ve hatalardan dolayı kendisini bir türlü affedemez.

odevlere-yardimci-bilgiler

Tepkisizlik/duygusuzluk: Ümitsizlik ve kurban edilmişlik hisleri hâkimdir. Öğrenilmiş çaresizlik baş gösterir. Evsiz ve ailesiz kişiler bu evrede takılıp kalmışlardır.

enterasan-bilgiler

Üzüntü/keder: Bitmez tükenmez bir mutsuzluk, keder ve kaybetme hissi hâkimdir. Diğer deyişle depresyon… Sevdiğimiz bir kişiyi kaybettikten sonra bu safhaya ineriz. Bunlara rağmen tepkisizlik evresinden daha iyidir, çünkü burada uyuşukluktan kaçmaya ve uzaklaşmaya başlamıştır kişi.

ogrencilere-bilgiler

Korku: Dünyanın tehlikeli ve emniyetsiz bir yer olduğu düşüncesi baskındır. Paranoya da diyebiliriz. Bu seviyenin üstüne çıkmak için genellikle yardıma ihtiyacımız olur. Ya da uzun süre burada kapana sıkışıp kalırız. Tıpkı baştan çıkarıcı ama tehlikeli bir ilişki gibi…

her-konudan-bilgiler

Arzu: Bu duyguyu hedefler koyma ve bunları başarma güdüsüyle karıştırmayalım. Bu düzey bağımlılık, şiddetli arzu ve şehvet düzeyidir. Para, beğenilme, güç ve şöhret için… Tüketicilik, materyalizm evresi de diyebiliriz. Sigara, içki ve yabancı madde kullanımı sık görülür.

degisik-ve-ilginc-bilgiler

Öfke: Düş kırıklığı ve hüsran baskındır. Özellikle de daha alt düzeydeki arzuların tatmin edilmemiş olmasından kaynaklanır. Bu düzey ya sizi üst düzeylere ilerlemek için kışkırtır ya da öfke içine hapseder. Yıpratıcı ilişkilerde genellikle taraflardan biri öfke düzeyinde, diğeri de korku düzeyindedir.

en-kolay-bilgiler

Gurur: Kendimizi yavaş yavaş iyi hissetmeye başladığımız basamaktır. Ancak bu, yanlış bir histir. Çünkü dışsal etkenlere dayanır; para ve prestij gibi… Bu yüzden zarar verici ve yıpratıcıdır. Gurur düzeyi kişileri koyu milliyetçiliğe, ırkçılığa ve din savaşlarına sürükler. Nazileri düşünün. Akıl dışı bir yadsıma ve savunma sözkonusudur onlarda! Dinsel tutuculuk da bu düzeyde kendini gösterir. Kişi inandıklarıyla öylesine bütünleşmiştir ki, inançlarına yönelik bir tehdidi kendi varlığına yönelik bir tehdit olarak algılar.

turkiyenin-bilgi-sitesi

Cesaret: Hakiki güç düzeyidir. Burada yaşamı ezici ve bunaltıcı değil kışkırtıcı ve heyecan verici görmeye başlarız. Kişisel gelişimimizin kokusunu alırız yavaş yavaş. Ancak bunu yetenekleri geliştirme, kariyer yapma, eğitim ve benzeri şekilde tariflerle ifadelendiririz. Geleceği geçmişin bir tekrarı değil, bir gelişim süreci olarak görürüz.

hepsi10numara-bilgi-sitesi

Tarafsızlık: Bu düzey en iyi “yaşa ve yaşat” ilkesiyle özetlenebilir. Kişi esnek, rahat ve bağımsızdır. Kimseye hiçbir şeyi ispat etme derdinde değildir. Kendini güvende hisseder, çevresiyle ilişkileri gayet iyidir. Serbest meslek sahibi kişilerin büyük kısmı bu evrededir. Çok rahat bir düzeydir. Kişi kendi kendine yeter, bazen de tembelliğe yatar. İhtiyaçlarını önemser ama onlar için kendini zorlamaz ve tehlikeye atmaz. Çok da önemli değildir hani!

beyin-hepsi10numaracom

BONUSLAR:

İstek: Şimdi kişi güvende ve rahattır. Enerjisini etkin bir biçimde kullanmanın zamanı gelmiştir. Kendi kendine yetmek artık yeterli değildir. Daha iyisini, hatta yapabileceğinin en iyisini yapmayı kafasına koyar. Tarafsızlık evresinde önemsemediği zaman yönetimi, verimlilik, organize olma kavramları üzerine kafa yorar. Bu düzeyi istek ve öz-disiplinin gelişmeye başladığı düzey olarak kabul edebiliriz. Bu evrede kişiler toplumun şövalyesidirler; başarırlar ve aksiliklerden şikayet etmezler. Bilinç daha organize ve disiplin altına alınmış haldedir.

Kabulleniş: Kişi dünyadaki rolünün getirdiği sorumlulukları kabul eder. Çok güçlü bir atılım zamanıdır. İnisiyatif fırsatlarına karşı tetikte ve uyanıktır. Bu düzeyde kişi yaşamı üzerinde daha yetkilidir ve yeteneklerini keşfedip kullanmaya başlar. Hedefler koyma ve bunlara ulaşma evresidir. İyi gitmeyen bir şeyler olursa (kariyer, sağlık, ilişkiler…) kişi ne istediğini belirler ve bu doğrultuda gerekli değişimleri gerçekleştirir, adımları atar. Yaşamının büyük resmini belirgin bir şekilde görüyordur artık. Bu dönemde kişiler yeni kariyer olanakları yaratırlar, yeni mesleklere yönelirler ya da farklı beslenme şekilleri uygularlar.

Muhakeme: Bu düzeyde aşağıdaki düzeylerde bize eşlik eden duyguları aşar, daha akıllı ve mantıklı düşünmeye başlarız. Hawkins bu düzeyi tıp ve bilim evresi olarak tanımlar. Benim görüşüme göreyse kişi bu düzeye ulaştığında maksimum düzeyde akıl yürütebilme yetisine sahiptir. Doğal yeteneklerini hayata geçirmek için disipline ve inisiyatife sahiptir artık. Sadece kendi hayatına değil, çevresine de katkıda bulunur, dünyanın sorunları için kafa yorar. Tepe noktasında bu evre Einstein’in ve Freud’un düzeyidir diyebiliriz. Çoğumuz ne yazık ki hayatımızda hiçbir zaman bu evreye ulaşamayız.

Sevgi/muhabbet: Hawkins’in burada sevgiden kastı günlük yaşamda kullandığımız değil, “koşulsuz sevgi”dir. Varolan her şeyle birlik içinde olduğumuzu fark edip onlara sonsuz ve mutlak bir sevgi duymak… Bu düzeyde kişi zihnine yönelir. Ancak zihnini sadece entelektüel ıvır zıvırla doldurması onun için bir tuzak olacaktır. Kendini merkeze alarak düşünmenin ötesinde daha geniş bağlamda düşünmesi gerektiğini bilmelidir kişi. Bu nedenle zihni ve diğer tüm yetenekleri kalbinin hizmetine sunulmuştur artık. Burada kalpten kasıt duygular değil doğruyu ve yanlışı belirlemeye yönelik vicdanımızdır. Bu düzeyi varoluş amacına yönelen bir uyanış olarak görüyorum. Burada kişinin güdüleri saflaşmış ve egonun arzularından kendisini kurtarmıştır. Hayatını insanlığa hizmete adama bu evrede görülür. Hawkins bu düzeye ancak 250 kişide 1 kişinin ulaşabildiğini söyler.

Neşe: Çevreye yayılan ve sarsılmaz bir mutluluk evresidir. Ermişlerin, azizlerin ve diğer ruhsal liderlerin düzeyidir. İnsanlarla yanyana olmak bu kişiler için sonsuz bir mutluluk kaynağıdır. Hayatları tamamen sezgilerle devam eder yoluna. Hedefler koymaya ve planlar yapmaya gerek yoktur. Bilincin genişliği ve açıklığı her şeyi netlikle görmeye ve yaşamaya imkan verir zaten. “Şimdi”nin gücünü doya doya yaşarlar.

Huzur: Transandantal düzeydir. 10 milyonda 1 kişi ulaşabilir ancak. Sözcüklerle tarif edilebilecek bir bilinç düzeyi değildir. Herkes ve her şey, maddesel alem geride bırakılmıştır artık.

Aydınlanma/irfan: İnsan bilincinin ulaşabileceği zirvedir. İnsanlık ve kutsallık birbirine karışmıştır. Hz. Muhammed, Hz. İsa, Buddha bu düzeyin insanlarıdır. Bu kişiler hakkında düşünmek bile bilinç düzeyimizi yükseltir.

nlp-beyin

Chuck Gallozzi

Çeviri: Lilay Koradan

Kaynak: Genç Gelişim Dergisi

www.hepsi10numara.com

Bir önceki yazımız olan Einstein’ın 10 Problem Çözme Stratejisi başlıklı makalemizde ainstein nasıl problem çözerdi, Albert Einstein sözleri ve einstein hakkında bilgiler verilmektedir.

Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir