Seni nasıl özledim, anlatamam sevdiğim; gönülde her daim bir sızı, hasret kavuruyor her yanı, dön artık iki gözüm efendim. Kaçıncı mektubum bu bilsen, hepsini yırtıp yeniden yazıyorum. Hiçbir cümle yetmiyor kalbimdekileri anlatmaya, dil çaresiz kalıyor hasretin büyüklüğü karşısında.
Sen gelirsin diye balkona çiçekler ektim. Rengine göre seçtim tohumlarını, yan yana koydum laleyi, sümbülü, zambağı… Hepsi tomurcuk verdi, çiçek açtı, gelmedin. Mevsim bitti, “dayanın çocuklarım” dedim ama onlar bile direnemedi.
Ben sensiz hep aynı güne uyanır gibiyim. Gözüm önce telefonda, ya aradıysan diye uyurken; rüyamda bile bil ki, kulağım gelirsin diye kapıda. Özlüyorum an be an ama ömür geçiyor canım efendim. Ben de yaş alıyorum artık, yaşlanmanın da zamanı yakın.
İçim çürüyor fark ediyorum bu hasret yüzünden, gelmeden sen ölürüm diye korkuyorum, telaşım bu yüzden, sanma ki, bekleyemeyişimden. Ben seni bir ömür de beklerim, geleceğini bilirsem ama korkarım yukarından bir sözleşme de vermiyorlar, haberim yok ömrümün senesinden.
Şimdi yeniliyor muyuz seninle böyle ayrı kalarak? Yoksa sevmekten mi soğuyoruz, bedenlerimizi unutarak? Sen bana git mi diyorsun, gelmeyerek yanıma; yoksa başkasını mı alıyorsun koynuna?
Aklıma gelince bile çıldırıyor gecelerim, başka ellerde olduğunu bilsem, yeminle bir kalemde silerim. Ah be efendim, neler düşündürttün bana, bak hasretin neler getiriyor aklıma?
Artık aramaların da azaldı, bilmem ki, sen orada hoş musun? Bu soğukluğun niye, bir söyle önce, benden hoşnut musun? Dilime söz geçiyor da, kalbime dinletsene lafını, vallahi gücüm kalmadı, gel kucakla bu kadını.
Bu gece hava serin, orası da soğuktur. Aman ha, sıkı giyin, hastalığın yüzü donuktur. Söylemezsin hastalansan da bana, kim bakar ki orada, bir tas çorba yapan var mı sana?
Gönlümün sahibi canım efendim, gözlerim aktı yollarını beklemekten, bir gelsen vallahi bıktım kendimce söylenmekten. Hasretin ağırlığı omuzlarımı kırdı, ne çileli bahtım varmış, aşk bile gurbetten çıktı.
Biliyorum bunca sözüm nafiledir ama sitemim sana değil, bu kahrolası kaderedir. İki gözüm efendim, hangi can dayanır böyle hasrete? Tek başına kaldım, boynu bükük bülbül gibi bir kafeste.
Efendim gel ki, bu hasretin bağı çözülsün. Sen bana karış mutlaka, içimdeki ateş sönsün. Başkasına yan gözle bakarsam namerdim; bir kere sevdim seni, başkasına nasıl helalim derim?
*
Candan Ünal’ın yakında yayınlanacak olan kitabından.
AZ Yayıncılık 0212 512 8664
Bir önceki yazımız olan Ahmet Sargın'dan 10 Güzel Şiir başlıklı makalemizde aşk şiirleri, güzel şiirler ve peygamber şiirleri hakkında bilgiler verilmektedir.
