ŞİZOFRENİ GENETİK MİDİR?
Şizofreni hastalarının ailelerinde bu hastalık toplum ortalamasına göre daha sık görülmektedir. Şizofren olan her 10 kişiden birinin yakın akrabaları arasında bu hastalık görülebilir. Anne ya da babasından biri şizofreni hastası olan çocuğun bu hastalığa yakalanma riski %12′dir. Kardeşlerden biri şizofreni hastası ise diğer kardeşlerde hastalığın görülme olasılığı %8′dir. Ailesel yatkınlığın nedeni anne babanın yetiştirme tarzı değildir. Şizofrenide genetik yatkınlığın önemi bilinmekle birlikte hastalıktan hangi genlerin sorumlu olduğu kesin olarak netlik kazanmamıştır. Eldeki veriler birden fazla genin rol oynadığını düşündürmektedir.
BEYİNDEKİ DEĞİŞİKLİKLER NELERDİR?
Şizofreni hastalarında özellikle beynin plan yapmak, sorun çözmek gibi işlevleri yüklenen ön bölümü ve önceki deneyimleri hatırlayarak o anki duruma uygun davranış geliştirmekte rol oynayan bellekle ilgili beyin bölgelerinin normalden küçük olduğu saptanmıştır. Bu bölgelerin işlevlerindeki aksama sonucunda hastalar günlük hayatta her an karşılaştığımız basit ya da karmaşık sorunları çözmekte zorlanabilirler. Beyin yapısındaki değişiklikler hasta kişilerin beyinlerinin normal gelişimden farklı bir yol izlediği şeklinde yorumlanmaktadır. Bu değişiklikler doğumdan önce ya da doğum sırasında etkili olan nedenlere bağlanmaktadır. Beyinde milyarlarca sinir hücresi vardır.
Bu hücreler birbirleriyle bağlantılıdırlar. Her hücrenin ucundan salınan bazı kimyasal maddeler komşu hücreye ulaşarak hücreler arası haberleşmeyi sağlar. Haberleşmeyi sağlayan kimyasal maddelere (adrenalin, dopamin, serotonin gibi) nörotransmiter elenir. Şizofrenisi olan kişilerde dopaminin aracılık ettiği haberleşmede bir bozukluk olduğu bilinmektedir.Bu haberleşmedeki bozukluk, hezeyan ve halüsinasyonlar, dağınık davranış ve konuşma gibi hastalık belirtilerinden sorumlu tutulmaktadır.
Sık görülen diğer formal düşünce bozukluları arasında şunlar vardır:
a) Kondanzasyon (kişinin yaşadığı değişik olaylara ait bilgi, anı ve tecrübelerin kopuk kopuk parçalarının hiçbirbiriyle bağlantısı olmadan birleştirilmesi)
b) Sembolize ederek yeniden anlamlandırma [(Symbol-like subtitution) cinsel ya da başka bir nitelikteki imajlar ile anlamı değiştirmek. örn : onun elini kaldırması benimle yatağa girip hamile kaldığını gösteriyor],
c) Kimlik Yoğunlaştırmaları [(Over-identification) birden fazla kişinin ya da şeyin aynı kişilikte toplanması, temsil edilmesi],
d) Yalancı bilimsellik [(pseudoscientific ideas), bazı saçma sapan düşünceleri bilimsel terimler nitelemeler katarak açıklamak],
e) Teferruatçılık [(overinclusion) konuyla çok uzaktan ilgisi olan ayrıntıları aktarmaya çalışmak, sınır koyamamak]
f) Konuların araya sokulması [(ınterpenetration of themes) kişinin mesleği ya da hobisi ile ilgili konuların normal konuşmanın arasına sokulması. Örn : (mühendis birisi için) “benim yüzüm gridir, çünkü makinalar yağsız kalınca gri çıkartır.”
Andreasan şizofrenlerde görülen düşünce, konuşma ve iletişim bozukluklarını 18 başlık altında toplamıştır. Aşağıdaki liste bu bozuklukları vermektedir.
1. Konuşma/Düşünce fakirliği
Spontan konuşma miktarında azalma
2. Konuşma/düşünce içeriğinde azalma
Konuşma yeterli uzunluktadır fakat içeriğinde bilgi azdır.
3. Basınçlı konuşma
Spontan konuşma miktarında artma. Konuşmayı kesmek mümkün değildir.
4. Konuşmada distraktibilite
Konuşmanın akıcılığında bozulma konuşmanın sık sık blokaja uğraması.
5. Yandan konuşma
Bir soruyu soruya cevap olmayacak şekilde yandan yana cevaplamak.
6. Dağılma ( Çağrışım kopukluğu fikir uçuşması)
Konuşmanın içeriğinde, fikirler birbiriyle bağlantısızdır.
7. Enkoherans (kelime salatası, şizofazi)
Anlaşılamaz konuşma
8. Mantıksızlık
Mantıksal neden-sonuç bağlantılarının kaybı.
9. Klang çağrışım
Kelime seçimleri anlamsal bağlantılara göre değil, ses bağlantılarına göre seçilir.
10.Neolojizm
Yeni kelime türetme
11.Kelime yakıştırmaları (parafazi, metonim)
Eski kelimeler, yeni anlamlar yüklenerek kullanılır.
12.Çevresel konuşma
Konuşma aşırı biçimde dolaylıdır. Amaca uzun bir yol takip ederek varır, ya da varmaz.
13.Hedef kaybı
Bir düşüncenin zincirleme olarak takip edilip sonuna kadar görütülmesinde bozukluk.
14.Perseverasyon
Kelime, fikir veya olayların sürekli tekrarı
15.Ekolali
Görüşmecinin kullandığı kelimelerin hastada yankılanması
16.Blokaj
Konuşma akışının kesilmesi
17.Yapmacık konuşma
Aşırı gösterişli ve kendini abartılı gösteren konuşma
18. Kendine atıf yapma
Dönüp dolaşıp kendinden bahsetme
YOĞUN STRES VEYA ÜZÜNTÜ ŞİZOFRENİYE NEDEN OLUR MU?
STRESTEN KURTULUN
Yaygın yanlış inanışlardan biri hastalığın yaşanan kötü bir olay nedeniyle ortaya çıktığı düşüncesidir. Bu düşünceyle birlikte ailenin gereksiz yere kendisini ya da çevreyi eleştirmesi ve suçlaması ortaya çıkmaktadır. Stres ve üzüntü sağlıklı kişilerde şizofreniye yol açmaz, ancak ağır stres faktörleri yatkınlığı olan kişilerde hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.
ŞİZOFRENİ HASTALIĞI VE ZEKA ARASINDAKİ İLİŞKİ NEDİR?
Yanlış inançlardan biri de şizofreninin zeka geriliği olan insanlarda olabileceği düşüncesidir. Şizofreni hastalığı ile zeka geriliği arasında bir ilişki yoktur. Ancak kişide hastalığın etkisi ile olaylara bakış, yorum değişmiş ve algı ve muhakeme zayıflamıştır. Bu durum zekada düşüş olarak görülebilir.
ŞİZOFRENLER SALDIRGAN OLUR MU?
Şizofreni hastalarında kendisine ve çevresine zarar verici davranışlar kimi zaman ortaya çıkabilir. Genellikle bu davranışlar hastalığın kriz döneminde sıkça görülmektedir. Gerçeklikten kopma nedeniyle hasta şaşkın ve sinirli olabilir. Çevresinde olan olayları yanlış yorumladığından ya da gerçek dışı seslerin etkisiyle ve sıklıkla kendisine gelecek bir zararı önlemek için savunmaya geçer.
Kriz döneminde hastaya yönelik eleştiri, bağırmak, azarlamak, hareketlerini kontrol etmeye çalışmak gibi yaklaşımlar saldırgan davranışın ortaya çıkmasını pekiştirebilir ve bu nedenle yakın çevresinin bu gibi davranışlardan uzak durması, hastaya karşı soğukkanlı yaklaşması uygundur. Kriz döneminde saldırgan davranış riskini azaltmak için, eleştiriden uzak, sakin, açık, basit ifadeler kullanarak yaklaşmak gerekmektedir.
*
Ender Rıza Tonguç
enderrzatongu@facebo
Bir önceki yazımız olan Migreni Tetikleyen 10 Şey başlıklı makalemizde migren, migren çözümü ve migren nedir hakkında bilgiler verilmektedir.