Breaking News

Genç Öğrenci Dergisi’nden 10 Konu

 Türkiye’nin öğrencilere yönelik en iyi dergisi Genç Öğrenci Dergisi, birlikte tekrar birbirinden güzel ve faydalı içerikleriyle bayilerde yer almaya devam ediyor.

Genç Öğrenci Dergisi, öğrenciler kadar dopdolu ve cıvıl cıvıl… İçine sığmayan, kendini aşan bir enerjisi var. Sayfalarında, spor, sinema, tiyatro, bilişim, teknoloji, karikatür gibi eğlenceye yönelik aktiviteleri de işliyor.

Genç Öğrenci dergisi aynı zamanda bir kitap canavarı. Okuyucularına her sayıda e-kitap hediye ederek onların okuma alışkanlıklarını artırırken kitap kurdu olmaları yönünde de faydalı olmayı istiyor.

İşte size Genç Öğrenci 29. Sayıdan 10 ilgi çekici başlık:

genc-ogrenci-dergisi

 

ilginc-bilgiler

Etkin Bir Öğrenci Olmak

Öğrenmeye bilinçli olarak hazır olduğunuz zaman, bir şey öğrenmek isteyip, yapamadığınız durumlar olabilir. Seçtiğiniz alanda yetkinlik gösterebilmeniz için bir dizi aşamadan geçmeniz gerekir. Araba kullanmayı ele alalım. İlk öğreneceğiniz zaman, araba kullanmak hakkında bir şey bilmediğiniz gibi, nasıl öğreneceğinizi de bilmiyor olursunuz. İstediğiniz şeyi nasıl yapacağınızı merak etmeye başlarsınız. Özellikle gençler ebeveynlerini veya çevrelerindeki araba kullanan diğer bireyleri izleyerek nasıl olduğunu öğrenmeye çalışırlar. Ağabeyiniz veya ablanızın araba kullanırken nasıl da keyifli olduğunu gördükçe merakınız daha da artar.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

faydali-bilgiler

İçimizdeki kral ve hizmetçi

İçimizde bir kral ve ona hizmet etmesi gereken bir hizmetçi var. Hizmetçi arsız. Kralı dize getiriyor. Yerlerde sürüm sürüm süründürüyor. Kral ise çaresiz…

Önemli olan senin hangi sesi dinlediğindir. Onlar kendi kendilerine konuşurlar. Hatta karar alırlar. Sen de uyarsın. Çoğu zaman farkında dahi olmazsın. Kendine geldiğinde “keşke yapmasaydım” dersin. Bizler, bu içimizdeki seslere ‘mantıksal ben’ ve ‘duygusal ben’ diyebiliriz. Birisi sorumlu, diğeri sorumsuz… Birisi mantıklı, diğeri çocuksu… Burada doğru olan, ‘mantıksal ben’in (yani mantıklı düşünen yanımızın) son sözü söylemesine fırsat vermektir. O, mahkeme kuran bir hâkim gibidir. Kararları ‘mantıksal ben’ ile almak çok doğru olacaktır. O, beyinde yaşar; kral da odur padişah da. Ama çoğu zaman kaybeden de o olur.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

odevlere-yardimci-bilgiler

Kendisine Güvenildiğini Bilen Gençler, Harika İşler Yapar

Türkiye’de bir sınava sadece öğrenci hazırlanmaz; bir anne, bir baba, hayatta ise dede, büyükanne, akrabalar, komşular, varsa psikologlar, terapistler, psikiyatrlar, gidiliyorsa bir dershane, branş öğretmenleri, rehber öğretmen, eğitim koçları, v.s. hazırlanır. Türkiye’de bir öğrenci sınava giderken bir ordu ile uğurlanır.

Sadece çocuk ya da genç değil, aslında bu yarışta ipi göğüslemek için çabalayan, bir de yanlarında zaman zaman destek, zaman zaman köstek olanlar var. Aslında en, ama en önemlisi anne-babalar…

Anne-baba yıllarca çalışmış, didinmiş, birçok zorlukla mücadele etmiş, çocuklarını okutmuştur. Belli bir yaşa gelen yavrusu için artık sınavlar dönemi, engelli parkurlar gelip çatmıştır. Bu dönemde artık veli, çabalarının karşılığını almak ile alamamak; sınav hazırlığını yapan yavrusunun gerçek durumunu tam olarak bilmek ile bilememek arasında gidip gelmektedir.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

enterasan-bilgiler

Okullarda Hızlı Okuma, Hafıza Geliştirme ve Psikodrama Dersleri Verilsin!

Bir eğitim kurumundaki toplantıda sözü açıldı… Resim, müzik ve beden eğitimi dersi üzerine konuşulurken söze girdim ve bu derslerin gereksiz olduğunu, boşa işlendiğini söyledim. Söylemim biraz sert gelmiş olabilir, öğretmenlerimizi kızdırabilir ama düşüncem bu ve savunmakta kararlıyım. İlköğretimde verilen bu üç ders, genelde boş geçer ya da hep aynı şeyler işlenir. Ben sekiz yıl boyunca bu dersleri gördüm ve şu an ne nota bilgim var ne de resim çizebiliyorum. Beden eğitimi dersi tabi ki faydalı bir derstir ama genelde boş geçer ve erkekler futbol oynar, kızlar dedikodu kaynatır. Sekiz yıl boyunca “neden müzik, resim ve beden eğitimi dersi gördüm ki?” diye düşünürüm. Şu an ıslıktan başka hiçbir enstrüman çalamıyorum. Resim çizmeye de gerek duymuyorum; çünkü son model fotoğraf makinem var ve tek tuşa basarak istediğim şeyin fotoğrafını çekiyorum zaten. Tamam, sanatsal faaliyetlerin önemini ve gereğini biliyorum. Tabi ki müzik kulağı iyidir, ressam bakışı gereklidir. Ama benim resme ve müziğe yeteneğim yok kardeşim! Ömrümce arabamın teybinde müzik dinleyeceğim diye sekiz yıl eğitim almam gerekmiyor, değil mi?

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

 

ogrencilere-bilgiler
Ders Çalışmayı Engelleyen Dipteki Nedenler

İnsan isterse başaramayacağı şey yoktur. Ama tabi ki sadece istemek yeterli olmuyor. Hem çok istemek hem de bunun için çalışmak gerekiyor. Kararlı olan, çalışmalarını doğru planlayan ve asla vazgeçmeyenler başarıyı er ya da geç yakalarlar.

Şimdi size, içinden ders çalışmak gelmeyen bir öğrenci ile danışmanı arasında yapılan bir konuşmayı veriyorum. Öğrenci, danışmanına sorununu söylüyor ve bakın işin altından neler çıkıyor:

Ders çalışmak içimden gelmiyor.

– İçinden gelmediğini nereden biliyorsun?

Ne bileyim, masanın başına geçiyorum ama aklıma başka şeyler geliyor.

– Tam olarak ne geliyor?

Arkadaşlar geliyor, gündüz yaptığımız muhabbetler.

– Arkadaşlardan hangisi daha çok aklına geliyor?

Yani, Sedat ile yaptığımız konuşmalar daha çok aklıma geliyor.

– Sedat ile yaptığınız muhabbetler tam olarak nasıl muhabbetler?

Ya, Ebru hakkında konuşuyoruz. O Ebru’yu uzun zamandır tanıyor. Ben bu sınıfa, bu yıl geldim.

– Ebru’yla yeni tanıştın yani.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

 her-konudan-bilgiler

Öğrencilik, Hayalleri Gerçekleştirme Mesleğidir!

Hepimiz bir zamanlar öğrenciydik. Öğrencilik anıları, yurt anıları, ders ekmeler, kopya çekme çabaları, hepimizin hatıraları arasında var. İşte bu sayımızdan itibaren farklı meslek dallarından farklı isimlerle öğrencilik günlerini konuşacağız. İlk konuğumuz şair ve yazar Adem Özbay.

Nasıl bir öğrenciydiniz?

İnek olmayan ama başarılı bir öğrenciydim. Çok ders çalışmazdım ama derslere katılırdım. Lise 2’de kolum kırıldı ve üç aya yakın okula gidemedim. Ondan sonra karnemde 3-4’lü notlar oldu ama o zamana kadar tüm notlarım 5’ti. Her dönem takdir alırdım. Sonra da üniversite sınavlarında Çaycuma Lisesi’nin o zamana kadarki en yüksek puanı alan öğrencisi oldum ve ODTÜ’yü kazandım.

Sever miydiniz öğrenciliği?

Severdim. Çünkü bana müthiş bir özgürlük alanı sunuyordu. İstediğim gibi yaşayabildiğim bir dönemdi. Kirada kardeşimle birlikte kalıyordum. Keyfimize göre yemek yapıyorduk, keyfimize göre dışarı çıkıyorduk. Benim hastalık derecesinde kitap okuma merakım vardı o zamanlarda. En sevdiğim tarafı da buydu. İstediğim kadar kitap okuyabiliyordum. Ama annemlerde kaldığımda geceleri bana kitap okuma izni verilmiyordu. “Kör olacaksın, ne bu kadar okuyorsun?” diye bayağı bir azar işitirdim.

Öğrencilik hayatınızda başarılı olmayı neye borçluydunuz?

Başarı ve başarısızlığı çok ölçüp tartmıyordum açıkçası. Keyif alıyordum. Okulun gazetesini hazırlıyordum, önemli günlerin yazılarını yazıp, törenlerde okuyordum. O yüzden okulda bana herkes ilgi gösterirdi, mutlu olurdum. Dersleri ve öğretmenleri severdim. Karnemi gören insanların “aferin” demesi, ailemin gururlanması beni mutlu ederdi. O yüzden iyi ve çalışkan bir öğrenci olmaya çalışırdım.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

degisik-ve-ilginc-bilgiler 

Dünyanın En Zengin 10 Futbolcusu

Dünyanın en büyük futbol sitesi goal.com, toplam kişisel servet bazında dünyanın en zengin futbolcularını gösteren ‘Goal En Zenginler 2013’ listesini açıkladı. Futbolcuların bilinen servetlerinin en doğru ve en kapsamlı şekilde araştırılmasından sonra hazırlanan ve bugüne kadar hazırlanan en gerçekçi zengin futbolcular listesi olma özelliğini taşıyan listenin ilk sırasında 200 milyon Euro’luk serveti ile David Beckham yer alıyor. İşte size, servet büyüklüklerine göre dünyanın en zengin ilk 10 futbolcusu…

1)      David Beckham: Fransa’nın Paris Saint-Germain takımında forma giyen İngiliz

yıldız David Beckham, 200 milyon Euro’luk servetiyle Goal En Zenginler 2013’ün ilk sırasında yer alıyor.

2)      Lionel Messi: Barcelona’nın rekortmen oyuncusu Lionel Messi, 134 milyon

Euro’luk servetiyle Beckham’ı takip ediyor.

3)      Cristiano Ronaldo: Real Madrid’in süperstarı Cristiano Ronaldo, 130 milyon Euro

tutarındaki servetiyle üçüncü sırada bulunuyor.

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

en-kolay-bilgiler

2013 YGS Şampiyonu  Hümeyra Çolak’ın Başarı Sırları

O, genç bir şampiyon… Azmin, çalışmanın ve hedefe odaklanmanın bir sembolü… Kimden mi bahsediyoruz? Tabii ki Hümeyra Çolak’tan… Hümeyra, 1000 lira aylık ücretle çalışan şoför bir babanın 4 kızından biri. Burada durup, şunu hatırlatmak isteriz: Kazanamayan ya da istediği puanı alamayıp, hava bozuktu, sandalye alçaktı, sınıf sıcaktı, güneş vardı, kalem iyi değildi, gözetmen gıcıktı, zaten sistem kötü, iyi bir dershaneye gidemedim, paramız azdı gibi birçok bahaneyi ileri sürenlerin aksine o, bütün bahaneleri bir kenara itip, kendini ‘başarmaya’ adadı. Ve hedefine ulaştı: O artık 2013 yılının bir YGS şampiyonu olarak geçti tarihe…

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

turkiyenin-bilgi-sitesi

Sınav Kazandıran Etkili 12 Faktör

1) Bilgi: Bilgi, öğrenilen şeydir. Bilgi, dışarıdan alınan verileri beyin süzgecinden geçirdikten sonra ortaya çıkan düşünsel üründür. Bilgi, insanı değerli kılan, gidiş yolunu ortaya koyan, karanlığı aydınlatan ışıktır.Onu araştırarak, gözlem yaparak, okuyarak, insanlara, büyüklerinize, arkadaşlarınıza danışarak siz elde edebilirsiniz.

2) Hayal gücü: Hayal gücü, düşüncelerin resim olarak görünmesidir. Kişi hayal ettiği sürece yaşar. Hayal gücü en önemli iç kaynağındır. Hayal gücü, kelimenin tam anlamıyla insan tarafından oluşturulan bütün planların oluşturulduğu bir atölyedir.

3) İnançlar: Bir yerde senin olaylara yaklaşım tarzın, bakış açındır. Bu inançlar, hayatın boyunca seni yönlendirir. “Ben YGS/LYS’yi kazanacağıma inanıyorum.” dediğinde artık yavaş yavaş kazanmak için gerekli başlangıç noktasını bulmuşsun demektir.

 

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

hepsi10numara-bilgi-sitesi

YGS’nin Ardından…

Süre mi yetişmedi? Matematik çok mu zordu? Sorular çok mu uzundu? Ya da sabah yaşadığın bir olay yüzünden mi yapamadın? Bir sürü neden sayabilirsiniz, YGS’nin kötü geçtiğine dair. Hatta sabah ailenizle birlikte gittiğiniz için bile onlara kızarsınız. Çünkü daha önce hiç dershane denemelerinde sizinle olmamıştır. Sizi beklememiştir 3 saat… İlk kez gelip sizi etkilemiştir. Yani sizin suçunuz yok,  bütün suç onların… Öyle mi?

Suç kimsenin değil, biliyor musunuz? Bu sizin bir imtihanınız. Olgunlaşma imtihanının size kattığı bir deneyim. Yoksa siz gerekli bedeli ödediniz ama çok küçüksünüz. O sınavdan sonra gözyaşlarının düşmesi gerek, “neden böyle oldu?” sorusu sorulmalı kendine gelince. Ama bu sorunun cevabı yoktur. Ben üç kez girdim YGS’ye; bu sene giremedim , unuttum başvurmayı. Şöyle olmadı sakın, aklınıza şu gelmesin: “Sırf sizinki kötü geçti.” Hayır! Senin seviyendeki bütün öğrencilerin sınavı senin gibi geçti!

 

Devamı Genç Öğrenci 29. Sayıda…

 

*

Lilay Koradan

lilaykoradan@gmail.com

www.hepsi10numara.com

 

 

Bir önceki yazımız olan 10 Cümlede Özdemir Asaf başlıklı makalemizde asaf şiirleri, aşk şiirleri ve can yücel şiirleri hakkında bilgiler verilmektedir.

Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir